Laktoz, süt şekeri diye de bilinen bir karbonhidrattır ve laktoz sindirilmek için "laktaz" enzimine ihtiyaç duyar. Bu enzim ince bağırsak hücreleri tarafından üretilir. Laktaz, laktoz ve su ile birleşince sütdeki laktozu, galaktoz ve glukoz isimli daha küçük parçacıklara bölerek kana geçmesini sağlar. Laktoz isimli süt şekerine hassas olan bireylerde laktaz isimli kimyasal madde ya hiç yoktur veya yetersizdir.
İnek sütü yaklaşık % 4,5 - % 4,7 oranında laktoz içerir. Vucudunda yeteri kadar laktaz salgılanamayan bireylerde midede şişkinlik, hazımsızlık hatta ürtiker gibi rahatsız edici bazı semptomların kaynağı olabilir.
Sonuç olarak süt şekeri kana geçebilecek daha küçük parçacıklara bölünemediğinden bağırsak içinde kalarak sıvı-mineral dengesini olumsuz etkiler. Aşırı sıvı-mineral birikimiyle genişleyen bağırsakda hareketlilik artar ve rahatsızlıklar ortaya çıkar. Bunun yanında serbest halde yıkılmadan kalın barsaklara ulaşan laktoz buradaki bakteriler tarafından mayalanma işlemine uğrar ve hidrojen gazı üretirler. Genel olarak semptomlar; mide bulantısı, kramplar, dolgunluk, şişkinlik, gaz ve ishaldir. Bu semptomlar laktoz alındıktan yarım saat ile 2 saat arasında bir süre sonra başlar. Laktaz enzim eksikliği olan her insanda bütün semptomlar görülmese de bu insanlarda laktoz intoleransı var kabul edilir.
Bir çok insan için laktaz eksikliği doğal olarak zamanla gelişen bir durumdur. Yaklaşık 2 yaşından sonra, vücut; laktazı daha az üretmeye başlar. Bununla birlikte bir çok insan yaşlanmadan önce semptomlarla karşılaşmayabilir. Her ne kadar Kuzey Avrupalı bir çok insan hayatları boyunca kendilerine yetecek laktaz üretebiliyor olsalar da; Ortadoğu, Hindistan ve Afrika'nın bir bölümünde yaşayan insanlarda yada bu insanların dünyanın herhangi bir yerindeki akrabalarında laktaz eksikliği oldukça yaygındır.
İntoleransa neden olan süt ve süt ürünlerinin miktarıda insandan insana semptom çeşitliliğine neden olabilir. Düşük bağırsak laktaz aktivitesine sahip bir çok insan, bir bardak sütü rahatsızlık hissetmeden tolere edebilir. Hatta bazı bireyler soğuk sütü işleyecek oranda laktaza sahip olmadığı halde ılık sütü olumsuz semptomlar yaşamadan tüketebilirler. Peynir ve yoğurt gibi fermente süt ürünlerini de süte kıyasla daha rahat tolere edebilirler. Bu ürünlerinin, dünyanın laktaz eksikliği çok olan bölgelerde yaygın bir şekilde tüketilmesinin nedeni de budur.
Sütteki Laktoz Miktarı
Bütün sütler laktoz içerir. Ancak soya sütü, ki aslında bir bitki suyudur, laktoz içermez.
Bazı sütlerdeli laktoz miktarı (100 ml'de gram olarak)
Memeli türleri |
Yağ |
Protein |
Laktoz |
İnsan |
4,0 |
1,3 |
6,5 |
Koyun |
9,0 |
4,7 |
5,8 |
İnek |
3,7 |
3,3 |
4,8 |
Keçi |
4,1 |
3,7 |
4,2 |
Bazı insanlar sadece inek sütüne karşı alerjik rahatsızlığa sahip olsalar da, laktoz intolerant insanların tüm hayvani sütlerden uzak durmaları gerekmektedir. İçerdiği laktozdan dolayı keçi sütü kullanmak ta semptomları azaltmamaktadır.
Peynirdeki Laktoz Miktarı
Pekçoğumuz bir kilo peynirin 7 hatta bazı peynirlerin 12 kilo sütden yapıldığını ya biliyor yada reklamlardan görmüştür. Düz bir mantık ile peyniri sütün çok kıvamlı hali olarak düşünürsek peynirdeki laktoz miktarının sütün yaklaşık 10 katı olduğunu sanıyor olabiliriz. Ancak düz mantığın anlamsızlaştığı kimyasal fermentasyon sürecinde sütün içindeki laktoz büyük ölçüde laktik aside dönüşür. Fermentasyon süresi kısa olan yani genç peynirlerde bile %2 civarına düşen laktoz miktarı ile hafif ve orta şiddetli laktoz intolerantlar için bile ideal bir besin olarak kabul edilebilir.
Laktozsuz Süt
Laktozsuz süt aslında içinde gerçekten de laktoz içermeyen sütdür, ancak bu bir karbonhidrat türevi olan laktozun sütden çıkartıldığı anlamına gelmiyor. Laktozsuz sütde bağırsaklarda salgılanması gereken "laktaz" enzimi normal sütün içine eklenir ve bu sayede bir sonraki aşamaya geçmesi beklenilen laktoz, süt daha kutunun içinde iken galaktoz ve glukoza dönüşmüştür. Özetle laktozsuz sütlerin glisemik indeksi çok daha yüksektir ve kan şekerinizi çok daha hızlı yükseltir.
Gizli Laktoz
Her ne kadar süt ve sütten yapılan gıdalar doğal besin kaynakları olsa da, laktoz sık sık hazır gıdalara da eklenmektedir. Cidd laktoz toleransı olan kişiler bir çok gıda ürününde düşük oranlarda olsa laktoz bulunabildiğini bilmelidir. Örneğin;
- Peynir altı suyu tozu içeren yiyecekler
- Çikolata, kremalar
- Bisküvi ve kek karışımları
- Ekmek ve diğer fırın ürünleri
- İşlenmiş kahvaltılık tahıllar
- Margarin
- Salata sosları
- Toz patates, çorba ve kahvaltılık içecekler
Bunlara ek olarak laktoz; ilaçların yapımında da kullanılır. Pekçok doğum kontrol hapında, mide asidi ve gazı için üretilen tabletlerde laktoz vardır. Bu tabletlerdeki az miktarda ki laktoz ancak şiddetli laktoz intoleransı olanlarda etki gösterir.
Teşhis ve Tedavi
Laktoz tolerans testi önce bir aç kalma süreciyle başlar ve daha sonra laktoz içeren bir sıvının içilmesi onu takip eder. 2 saatlik periyotlarla kan örnekleri alınır. Laktozun emilimi ile artması gereken kanda glikoz seviyesi ölçülür. Normalde, laktoz sindirim sistemine girdiğinde laktaz enzimi tarafından galaktoz ve glikoza parçalanır. Kana geçen galaktoz ve glikoz karaciğere gider. Galaktoz karaciğerde glikoza dönüşür ve kan glikoz düzeyi yükselir. Eğer laktoz tam olarak parçalanmazsa kan glikoz seviyesi yükselmez ve tedavi endikasyonu doğar.
Solunumda hidrojen testinde, insanın solunumundaki hidrojen miktarı ölçülür. Solunumda normalde çok düşük miktarda hidrojen vardır. Laktoz sindirilmediğinde kalın bağırsakta hidrojen içeren çeşitli gazlar açığa çıkar. Bu hidrojen gazı bağırsaktan emilir ve kana geçer ve akciğerler yolu ile atılır. Testte hastalar laktozlu bir sıvı içerler ve düzenli aralıklarla solunum havası analiz edilir. Yükselen hidrojen oranı laktoz sindiriminin bozuk olduğunu gösterir. Bu test hem çocuklara hem de yetişkinlere uygulanabilir.
Korhan Özduru